26 Haziran 2008 Perşembe

Dünyanın Göbek Deliği

Yıl 1996. Bir Mayıs akşamı, 3 kişi Kazancı Yokuşu'nu tırmanarak İstiklal'e doğru yürüyoruz. Ev ağzına kadar dolu, zaten 50 metrekare ya var ya yok zavallım! :) Sevgilisiyle buluşanlar, bilgisayarda tez yazanlar, içmeye gelenler, Clouseau (köpek), Firuze (kedi)... Evi onlara bırakıp kaçmışız. O yaz Habitat zirvesi yapılacak, olay olmuş! İstanbul'a hızla makyaj yapılmakta... İstiklal Caddesi'nin zemini yenileniyor (o gün bugündür hep yenileniyor zaten :)), çukurların arasından hoplaya zıplaya yürüyoruz. Her yerden başka bir şarkı yükseliyor bangır bangır, artık duymaz olmuşuz. Ama içlerinden bir tanesi bizi fena yakalıyor. Fıkırdak ritmiyle, acayip klibiyle o günlerde çok meşhur bir şarkı bu. O anda, tam olarak Rumeli Han'ın merdivenlerinden birinci kattaki bilardocuya doğru çıkmaktayız ve Tolga bize soruyor: -Bu şarkıda ne diyor biliyor musunuz? -Hayır bilmiyoruz. -"Dünyanın göbek deliği" diyor.

"Dünyanın göbek deliği"! Ne kadar güzel! Çok hoşuma gidiyor.

Şarkı: "l'ombelico del mondo", şarkıcı: Jovanotti. İşte bu, benim Jovanotti ile ilk tanışmamdır!

O yaz epey bi dansettik o şarkıyla, epey bi klibini seyrettik MTV'de... Duyduğumuz duyacağımız da bi o şarkısı oldu zaten.

Sonra araya uzuun yıllar, iş, güç, ev, evlilik, çocuk vs... yani hayat girdi. Gündem değişti, zevkler gelişti. L'ombelico del mondo da Jovanotti de "bahar tatili heyecanı"yla aynı nostaljik kategoride, geçmişte kaldı...

Yıllar yıllaaar sonra bir gün Roma'da, bir müzik markette dolaşırken gördüm tekrar onu! Son albümü İtalyan müzik listelerinin bir numarasıydı. Aldım pek bi beklentim olmadan... Hatta itiraf ediyorum, hemen koyup dinlemedim bile. Bir kaç hafta sonra dinlediğimde, içindeki müziğe vuruldum! Bi daha dinledim, bi daha dinledim... Dinledikçe beğendim, beğendikçe dinledim. Müzik içinde müzik, ritim içinde ritim, anlam içinde anlam buldum. Zamanla kendimi iyice kaptırdım, o müziğe bağımlı oldum.

İşte "Buon Sangue" albümüyle Jovanotti'nin hayatıma tekrar girişi böyle oldu! Kabarık saçlarıyla dünyayı sallayan o hoppa görünümlü genç büyümüş, olgunlaşmış, tarzı artık oturmuştu. Yaptığı müzikte kendini bulmuş ve işte sonra da gelip beni bulmuştu!

O gün bugündür aşkımız tutkulu bir şekilde devam etmekte :) Kendisi her ne kadar Türkiye'den çekmese de (bi Tiziano Ferro kadar olamadı yani!!) benim her daim kapsama alanım içinde artık :)))

Şimdi internette açıp baksanız Jovanotti'yi hip-hop şarkıcısı diye okursunuz. Cık cık cık! Aslında onun müziğinde rock, pop, jazz, funk, rap hepsi var. Müzik içinde müzik var, her dinlediğinizde keşfedeceğiniz yeni şeyler var. Sözler zaten dinle dinle içinde kaybol türünden. Adam dünyanın en karmaşık, en protest müziğini de, en sade, en yalın aşk şarkısını da aynı güzellikte yapabiliyor. Dünyanın her yerinden iyi müzisyenlerle, harika melodiler ve ritimlerle, farklı enstrümanlarla nefis bir iş çıkartıyor. Aynı zamanda dünya meselelerine de hassas (Bono'nun iyi dostu zaten), çok da mutlu bir aile babası. E sevimli, içten, esprili, maceracı... :)) Daha ne olsun ki?

Sadece müziğiyle değil yaptığı herşeyle, kısaca "şu hayattaki duruşu" ile beni kendine hayran bırakan Lorenzo "Jovanotti" Cherubini’yi sizlere takdimimdir! Bu, kendisiyle ilgili henüz ilk yazımdır.

Şimdi gel de güzel memleketimde youtube'a erişimin yasaklanmış olmasına kahrolma! :(

Şimdilik Jovanotti'nin kendi internet sitesindeki videolar arasında bir tur atın:

http://www.soleluna.com/video/index.php
Ben bunların içinden "mi fido di te" ve "ti sposero"ya bayılıyorum. Daha hareketli birşey için "tanto tanto tanto" veya "falla girare" denenebilir. Daha cüretkar ve muzır bir videoklip isterseniz "do d'freak"i mutlaka izleyin! Hatırlamak isteyenler için, yazımıza ismini veren meşhur "l'ombelico del mondo" da var. En son ve bence en güzel albümü "Safari"den birşey konmamış henüz buraya. Neyse, onlara da sonra bakarız.

Aslında her şarkıyla ilgili söylemek istediğim şeyler var, sözlerinden mütevellit... Ama onları da sonraya bırakıyorum. Daha bu konuda çok başınızı şişiricem nasıl olsa. :)

Şimdilik hoşçakalın!

(Fotoğraflar http://www.soleluna.com/ 'dan alınmıştır.)

***************

L’Ombelico del Mondo

Era una sera di maggio nel 1996. La casa era affollata con gli amici. (Poverina era gia di 50 m2, al massimo! :)) Alcuni si incontravano li con i suoi ragazzi, alcuni venivano per usare il computer, altri la frequentavano soltanto per bere le nostre birre. Non mancavano neanche un gatto (Firuze) ne un cane (Clouseau)... Noi 3, avendo scappato di casa, andavamo verso Istiklal salendo Kazancı Yokuşu. Dopo un mese, Istanbul avrebbe ospitato "Habitat" Summit di United Nations e questo era il fatto gravissimo in quei giorni! Cercavano di truccare Istanbul in fretta! Cambiavano i pavimenti di Istiklal (da ora in poi' lo fanno sempre :)) e potevamo avvanzare saltando sui buchi. Da ogni negozio alzava un'altra canzone ad altissima voce, da un certo punto non si sentivano piu'. Ma una di queste canzoni ci e' catturata! Con il ritmo bollente ed il video interessante era una canzone famosissima allora... Salivamo esattamente le scale di Rumeli Han per la sala di biliardo al primo piano quando Tolga ci ha fatto la domanda: -Sapete che cosa significa l'ombelico del mondo? –Nooo –Significa "dünyanin göbek deliği" (in Turco).

"Dünyanın göbek deliği"! Che bello! Mi e' piaciuto molto. La canzone: "L'ombelico del mondo", il cantante: "Jovanotti".

Questa era la prima volta che ho incontrato Jovanotti!

Ed e' diventata la canzone di quell'estate. L'abbiamo ballata, l'abbiamo vista su MTV spesso. Ed e' stato tutto quello che abbiamo potuto sentire da Jovanotti.

E dopo sono passati anni... E' cambiata l'agenda. Lavori, case, matrimonio, bambino, etc... Sono cresciuti i ragazzi, sono evolti i gusti. L’ombelico del mondo e Jovanotti sono rimasti nel passato, con la stessa nostalgia della vacanza di primavera.

Dopo anni, un giorno a Roma l'ho incontrato di nuovo in una libreria! Il suo ultimo album era numero uno in Italia, l'ho comprato... Confesso che non l'ho ascoltato subito. Dopo qualche settimana, quando l'ho ascoltato, sono stata colpita dalla musica! L'ho ascoltato un altra volta, e dopo un altra volta... Mi piaceva piu' ogni volta e cosi ho continuato ad ascoltarlo. Ho scoperto altre melodie in una melodia, altri ritmi in un ritmo, altri significati in un significato. E piano piano sono diventata dipendente da quella musica.

E cosi, Jovanotti e' rientrato nella mia vita con il suo album "Buon Sangue"! Quel ragazzo coi capelli grandi che ha vibrato il mondo una volta, era maturato, avendo suo stile distintivo... Lui aveva trovato se stesso nella sua musica, e dopo ha ritrovato me!

Da ora in poi' la nostra amore continua con passione :) Nonostante gli ostacoli, che lui non sia famoso, neanche conosciuto in Turchia (non e' un Tiziano Ferro!! :)) e non sia facilmente raggiungibile, lo seguo io con piacere.

Allora, se ricercate Jovanotti su internet, vedete che la maggiorita' dei siti lo presenta come un cantante di hip-hop. Ma nella sua musica si puo trovare rock, pop, jazz, funk, rap, tutto... C'e' la musica dentra la musica. Ogni volta si ascolta, si scopre qualcosa nuova. E i testi sono da perdersi a dentro. Lui puo protestare con la musica piu' complicata, ma anche puo fare la canzone d’amore piu' semplice e bella. Crea una meraviglia con altri bravi musicisti del mondo, con le melodie fantastiche, con i ritmi sorprendenti e gli strumenti vari. Nel frattempo, lui si interessa dei problemi sociali e politici (e' un buon amico di Bono), inoltre e' il padre di una famiglia bella. E' simpatico, sincero, coraggioso, comico... Manca qualcosa? :)

Ecco cosi vi presento Lorenzo "Jovanotti" Cherubini, che adoro non solo per la musica, ma per tutto quello che fa. Questo e' solo il primo post su di lui. Ci saranno (mille) altri! :)

Com'e' possibile non sentirsi distrutto che e' vietato accesso a youtube in Turchia! :(

Per adesso, fate un giro tra le video nel sito di Jovanotti:

http://www.soleluna.com/video/index.php

Tra queste canzone mi piacciono molto "mi fido di te" e "ti sposero". Per qualcosa piu' viva si puo provare "tanto tanto tanto" o "falla girare". Se volete vedere un video coraggioso e comico, non perdete "do d'freak"! Per coloro che hanno bisogno di ricordarsi, c'e'anche la famosa "l'ombelico del mondo". Non hanno messo ancora nessun video da "Safari", il suo ultimo album e l'album piu bello secondo me. Allora, vediamoli dopo.

Ci sono qualche cosa che vorrei dirvi su ogni canzone, dai testi... Ma lascio anche loro ai successivi (mille) post su Jovanotti!

Ciao!

(Le foto sono dal sito http://www.soleluna.com/)

Hiç yorum yok: